
Gençliği ve Fetret Devri
I. Mehmet, aynı zamanda Çelebi Mehmet olarak da bilinir, Osmanlı İmparatorluğu’nun önemli hükümdarlarından biridir. I. Mehmet, 1413-1421 yılları arasında Osmanlı tahtında bulunmuş ve Fetret Devri’nin ardından devletin yeniden toparlanmasında büyük rol oynamıştır. Onun hükümetindeki reformlar ve askeri başarılar, Osmanlı’nın gelecekteki gücünü pekiştirmiştir. I. Mehmet, 1389 yılında doğmuştur ve Osmanlı tahtı için mücadele eden I. Bayezid’in oğludur.
Ailesi
Babası Yıldırım Bayezid, annesi de Germiyanoğulları’ndan Devlet Hatun’dur. Eşleri : 1.Şehzade Hatun: (Amasyalı Sadgeldi Ahmed Paşa’nın kızı.) 2.Emine Hâtûn: (ö. 4 Mayıs 1449, Edirne; Dulkadiroğlu Nasir ud-Dîn Muhammed Bey’in kızı, II. Murat’ın annesi.) 3.Kumru Hatun; (Cariye kökenlidir ve Selçuk Hatun’un annesidir.) Erkek çocukları: Mustafa Çelebi, İkinci Murad, Ahmed, Yusuf, Mahmud. Kız çocukları: Fatma ve Selçuk Hatun.
Fetret Devri ve Tahta Çıkışı
Fetret Devri’nin ardından, I. Mehmet’in taht için kazandığı zafer, Osmanlı İmparatorluğu için bir dönüm noktası olmuştur. Sultan Mehmet Çelebi, Fetret Devrini bitiren ve Osmanlı devletini tekrar eski gücüne kavuşturan kişi olduğundan Osmanlı Devleti’nin ikinci kurucusu olarak da anılmaktadır.
I. Mehmet’in Hükümet Dönemi ve Yeniden Yapılanma
Musa Çelebi tarafından Bizans’tan alınan Selanik ve Konstantinopolis yakınlarındaki bölgeler tekrar Bizans’a geri verildi.Sonra Anadolu seferine çıktı. Önce yangın ve kuşatmadan kurtulmuş olan devletin birinci başkenti Bursa’ya uğradı. Sonra Ege sahillerine yürüdü. Ayaklanan İzmiroğlu Cüneyd Bey’i sindirerek Ayasuluk (şimdi Selçuk) kalesini aldı. Menteşe Beyliği arazilerinin çoğunu tekrar Osmanlı devletine kattı.1414 ve 1415’te Göller Bölgesi’ne yöneldi. Karamanoğulları’nın eline geçmiş olan eski Hamitoğulları beyliği bölgelerini (Eğirdir, Akşehir, Beyşehir) ve arazilerini Osmanlı devletine kattı.1413’te 2 yıl önce Bursa’ya yürümüş olan kendi kuzeni olan Karamanoğlu Mehmet Bey üzerine giderek Karamanoğulları ordusuyla Konya Ovası’nda savaştı, savaştan Sultan Çelebi Mehmet galip ayrıldı ve Konya’yı kuşattı. 1416’da Rumeli seferine çıktı. Arnavutluk’taki soylular Fetret döneminde orada bulunan Osmanlı birliklerini bölgelerinden çıkartmışlardı. Mehmet oradaki Osmanlılar’ın durumunu sahilde Avlonya (şimdi Vlorë) ve denizden içerilerde Akçahisar (şimdi Krujë) kalelerini eline geçirerek güçlendirdi. Mora’ya akıncılar gönderdi. Musa Çelebi’ye destek sağlamış olan Eflak Prensi Mircea (1386-1418) üzerine gitti. Tuna Nehri’ni aşarak Orta Macaristan yollarını kontrol eden ve Osmanlılar tarafından Yergöğü adıyla anılan Eflak şehrinde (şimdiki adı Giurgiu) çok korunaklı bir hisar yaptırdı. Bu sefer sonunda Eflak Prensi Mircea, yine Yıldırım Beyazid zamanında olduğu gibi, Eflak’ın Osmanlı’lara bağımlı bir devleti olmayı kabul etti. Dobruca’nın tamamen Osmanlı eline geçmesini sağladı. Buralara gözünü dikmiş olan Macar Kralı’na gözdağı vermek için Erdel (Transilvanya) ve Macaristan’a akıncılar gönderdi. Bosna’ya her yıl akıncı gönderdi ve böylece oradaki toprak sahipleri Osmanlı etkisine girdi ve sonunda Bosna kralı II. Tvrtko Osmanlılar’a bağımlı devlet olmayı resmen kabul etti. Buradan tekrar Anadolu’ya geçip Samsun üzerine yürüdü. İsfendiyaroğulları Timur’dan Kastamonu, Safranbolu ve etrafındaki bölgeleri almışlar ve Karamanoğulları ile Osmanlılar aleyhine müttefiklik kurmuşlardı. Mehmet bu bölgeleri ve Samsun’u tekrar Osmanlı yönetimi altına aldı. Sultan Mehmet Çelebi’nin padişahlık döneminde Gelibolu’da ilk defa Osmanlı donanması kuruldu. Bu ufak donanma Çalı Bey komutasında 1416 ilkbaharında Ege Denizi’nde Osmanlı ticaret gemilerine devamlı hücum eden Hristiyan Naksos Dükü’ne karşı gönderildi. Fakat filo birden rota değiştirip Trabzon’dan emtia ile geri dönmekte olan Venedik ticaret gemilerini takibe girişti. Ticaret gemileri Venedik’in Ege’de üssü olan Negroponte (Eğriboz)’a kaçmayı başardılar. Osmanlı donanması bu limana hücum ettiyse de sonuç alamadı. Bu sırada Petro Loredan komutasındaki Venedik donanması yakınlarda bulunmaktaydı ve bu filo Çalı Bey’in filosunu Gelibolu’ya kadar takibe geçti. 29 Mayıs sabahı Osmanlı donanması ile Venedik donanması Çanakkale önünde iki devlet arasındaki ilk deniz savaşını başlattılar. Bu savaş 14.00 kadar sürdü ve Venediklilerin galibiyeti ile sona erdi. Venedik donanması yeni Osmanlı Donanması’nın bütün gemilerini tahrip etti; yalnız altı kadırga ve dokuz kalyota Venediklilere teslim olmuştu. Venedikliler Çalı Bey ve tüm gemi reisleri dahil bütün denizcileri (Müslüman Hristiyan ayrımı yapmadan, esirler dahil) öldürmüşlerdir. Venedikliler’in hunhar tutumlarına rağmen Osmanlı Devleti’nin Ege Denizi üzerinde Venedik tekelini ortadan kaldırması önleme çabaları olmuştur. Gelibolu Muharebesi sonucunda Osmanlı ve Venedik devleti arasında ilk barış antlaşması yapılmıştır. 1417’de Sultan Mehmet Çelebi’nin bu anlaşmayı resmen imzalamak için Venedik’e gönderdiği elçisi ve maiyetinin Venedik’te masrafını devletin çektiği çok şaşaalı ve büyük bir törenle karşılanıp ağırlandıkları Venedik tarihlerine geçmiştir. Şeyh Bedreddin İsyanı : 1418-1419’da Sultan Mehmet Çelebi’yi uğraştıran sorun eski Simavna kadısı ve Musa Çelebi’nin Edirne’de hükümdarlığı sırasında Şeyhülislamlık yapmış olan Şeyh Bedreddin’in ve yardımcılarının isyanı olmuştur. Şeyh Bedreddin ailesiyle İznik’e sürülmüştü. 1418’de buradan kaçıp önce Samsun’a gitti; ama burada fikirleri benimsenmedi. Sinop-Kırım-Eflak üzerinden Dobruca’da Deliorman’a gitti. Eflak Prensi Mircea’nin yerine geçen oğlu Mihail’in para ve asker desteğini sağladı. Burada yerleştirilmiş olan çoğu Alevî olan ve kendi radikal doktrinlerine fikirleri uyan Yörükler’den bir ordu toplamaya başladı ve isyan bayrağını açtı. Bu sırada Şeyh Bedreddin’in Anadolu’da halife olarak geride bıraktığı Börklüce Mustafa İzmir yakınlarındaki Karaburun Yarımadası’nda, Torlak Kemal ise Manisa’da asker toplayıp isyana başladı. Vezirazam Amasyalı Bayezid Paşa ve Manisa’da sancak bey olan Şehzade Murat bunlar üzerine gönderildi. Amasyalı Bayezid Paşa Karaburun’da gayet güçlü direniş gösteren Börklüce’yi mağlup etti.Şehzade Murat ise Torlak Kemal’in hakkından geldi. Bu iki isyancı da asılarak idam edildiler. Fakat bu yörelerde Şeyh Bedreddin’in fikir ve önerilerine devamlı inanan insanlar bulunmaya devam etti. Oradan Rumeli’ye geçen vezir-i Azam Amasyalı Bayezid Paşa Şeyh Bedreddin üzerine gitti ve isyancılar çok direniş gösteremeden Şeyh Bedreddin’i ele geçirdi. Serez’de yapılan bir yargılama sonucunda Şeyh Bedreddin Serez’de idam edildi. Sultan Mehmet yeniden Anadolu’ya yöneldi. Saruhan (1415) ve Menteşe (1416) beylikleri daha önceden ortadan kaldırılmıştı. Sıra güneydeki Tekeoğullarına gelmişti ve buradaki beyliği de ortadan kaldırdı. Batı Anadolu’da sadece Osmanlılara her zaman yardım etmiş olan Germiyanoğulları kaldı ama bu beyliğe ait Afyonkarahisar ve Kütahya şehirleri Osmanlı idaresine verildi. Düzmece Mustafa : Ankara Savaşı sonunda kaybolmuş olan kardeşi Mustafa Çelebi olduğunu iddia eden kişinin 18 yıl sonra ortaya çıkmasıydı. Birçok tarihçinin gerçek Mustafa Çelebi olduğunu kabul ettiği, ama sonradan Osmanlı propagandası ile Düzmece Mustafa adı verilen bu kişi 1418’de Venedikliler’in yardımı ile Teselya ve Selanik’te kendini Osmanlı sultanı olarak ilan etti. Sultan Mehmet Çelebi Anadolu’da bulunduğundan ve Sadrazam ise Şeyh Bedrettin ile uğraşmaktayken Edirne’ye doğru yürüme imkânı buldu. Fakat Sultan Mehmet Çelebi hemen Trakya’ya geçip Mustafa üzerine yürümeye başladı ve Mustafa’nın ordusu bozulup eridi. Mustafa ise Bizanslılara sığınmak zorunda kaldı.
Ölümü
Sultan Çelebi Mehmed 26 Mayıs 1421 de Edirne’de vefat etti. Ölüm haberi gizlendi. Osmanlı padişahları arasında ölümü gizlenen ilk padişah o oldu. Cenazesi Bursa’ya getirilerek Yeşil Türbe’ye defnedildi. Ölümünden sonra tahta oğlu II. Murad geçmiştir. Bazı tarihçilere ve kaynaklara göre Çelebi Mehmed 24 savaşa girip kırka yakın yara almış ve bu yaralar yüzünden erken ölmüştür. 26 Mayıs 1421’de Edirne’de bir sürek avı sırasında at sırtında felç oldu, düştü ve yaralandı. Ölüm döşeğinde Veziriazam Amasyalı Bayezid Paşa, veziri İvaz Paşa ve Çandarlı İbrahim Paşa’yı çağırıp Tez oğlum Murat’i getirin. Ben bu döşekten kalkamam. Murat gelmeden ölürsem fitne çıkar. Tedarik görün, ölümümü gizleyin. dediği söylenmektedir. Ölümünün Saklanma sebebi bazı kaynak ve tarihçilere göre ; Selanik’te bulunan Düzmece Mustafa’dan çekinilerek, Amasya’da vali olan Murat’ın Bursa’ya ulaşmasına kadar 42 gün ölüm haberi gizlenmiştir.